Bu akımın öncüleri Maria Montessori ve Rudolf Steiner’den (Waldorf Okulları) bu yana ilk eğitimin pedagojisi üzerinde çok kişi kafa yordu, yoruyor.
Beton duvarlardan olabildiğince uzak doğa ile daha iç içe eğitim modelleri üzerinde düşünülüyor.
Antalya’daki Bilgin Anaokulu da bu düşünce ile bir alternatif olabilmek için kapılarını açtı.
Okul, bu nedenle 30 küçük öğrencisi ile birlikte 2 milyon solucanı da mevcuttan sayıyor.
Antalya Bilgin Akademi Anaokulu, “ekolojik çiftlik anaokulu” tanımı ile faaliyet gösteren ülkemizdeki sınırlı sayıda okullardan biri.
“Özgüveni yüksek, doğaya saygılı ve duyarlı çocuklar yetiştiriyoruz.”
Emekli öğretmen Bilgin Hanım ve eğitimci kızı Gülnihal Hanım’ın uzun yıllar hayalini kurdukları anaokulu kısa zaman önce eğitime başladı.
Çocuklara hem eğlenip hem keşfederek öğrenebilecekleri farklı bir ortam sunan anaokulunun, yedi dönüm arazi içerisinde seraları, kırmızı Kaliforniya solucan evi, 200 çeşit ağaçları, bir dolu da hayvanları bulunuyor.
Çocuklar, çiftlikte inekten süt sağmak, kümesteki tavukların yumurtalarını toplamak, bahçede sebze meyve yetiştirmek ve yiyecek atıklarından gübre yapmak gibi birçok aktivitede bulunuyor.,
“Çocuklarımız yediği besinin nereden geldiğini çoğunlukla bilmiyor. Burada bunu eksem çıkar mı acaba dedikleri her şeyi deneyimleyerek öğrenme fırsatları oluyor. Bu şekilde doğanın döngüsünü öğrenen, ihtiyaçlarını kendi kendilerine karşılama yetisi kazanan çocuklar yetişiyoruz.”
Çocukların sürekli kapalı ortamlarda eğitim görmesi dikkat dağınıklığını ve hiperaktiviteyi tetiklediğini de belirten Gülnihal Hanım, uygulanan eğitim modeliyle çocukların gün boyu enerjilerini atabildiklerini ve dolayısıyla odaklanma sürelerinin geliştiğini vurguluyor.
Farklı bir eğitimin mümkün olduğunu gösteren örneklerin çoğalması umudu ile…
